Türk Hukukuna Göre Belediyelere Kayyım Atanmasının Şartları ve Koşulları
- avsedabayar
- 24 Mar
- 10 dakikada okunur
Türkiye'de belediyelere kayyım atanması, son yıllarda sıklıkla gündeme gelen bir uygulama olarak dikkat çekmektedir. Bu makalenin amacı, Türk hukuk sistemi çerçevesinde belediyelere kayyım atanmasının şartlarını, koşullarını ve sonuçlarını kapsamlı bir şekilde analiz etmektir. Bu bağlamda, Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın ilgili hükümleri, 5393 sayılı Belediye Kanunu, özellikle 674 sayılı Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ve yüksek mahkeme kararları incelenecektir.
Belediyelere Kayyım Atanmasının Hukuki Dayanakları
Belediyelere kayyım atanmasının hukuki dayanakları, öncelikle Türkiye Cumhuriyeti Anayasası ve 5393 sayılı Belediye Kanunu'nda bulunmaktadır. Anayasa'nın 127. maddesi, merkezi idarenin mahalli idareler üzerindeki idari vesayet yetkisini düzenlemektedir. Bu maddeye göre, mahalli idareler; il, belediye veya köy halkının mahalli müşterek ihtiyaçlarını karşılamak üzere kuruluş esasları kanunla belirtilen ve karar organları, gene kanunda gösterilen, seçmenler tarafından seçilerek oluşturulan kamu tüzel kişileridir. Merkezi idare, mahalli idareler üzerinde, mahalli hizmetlerin idarenin bütünlüğü ilkesine uygun şekilde yürütülmesi, kamu görevlerinde birliğin sağlanması, toplum yararının korunması ve mahalli ihtiyaçların gereği gibi karşılanması amacıyla, kanunda belirtilen esas ve usuller dairesinde idari vesayet yetkisine sahiptir. Anayasa'nın aynı maddesinin dördüncü fıkrası, görevleriyle ilgili bir suç sebebiyle hakkında soruşturma veya kovuşturma açılan mahalli idare organları veya bu organların üyelerinin, İçişleri Bakanı tarafından geçici bir tedbir olarak, kesin hükme kadar uzaklaştırılabileceğini hükmetmektedir. Bu düzenleme, belediyelere kayyım atanmasının anayasal temelini oluşturmaktadır. Ancak, bu fıkrada yer alan "görevleriyle ilgili bir suç" ifadesi, özellikle terör suçları söz konusu olduğunda tartışmalara yol açmaktadır, zira terör suçlarının doğrudan belediye görevleriyle ilişkili olup olmadığı sıklıkla sorgulanmaktadır.
5393 sayılı Belediye Kanunu'nun ilgili maddeleri de belediyelere kayyım atanması konusunda önemli düzenlemeler içermektedir. Kanunun 45. maddesi, belediye başkanlığının herhangi bir nedenle boşalması durumunda yapılacak işlemleri düzenlemektedir. Bu maddeye göre, başkanlık makamının boşalması halinde, belediye meclisi kendi içinden yeni bir başkan veya başkan vekili seçmektedir. Ancak, bu genel kurala 674 sayılı KHK ile bir istisna getirilmiştir. Kanunun 46. maddesi, belediye başkanlığının herhangi bir nedenle boşalması ve yeni belediye başkanı veya başkan vekili seçiminin yapılamaması durumunda, seçim yapılıncaya kadar büyükşehir ve il belediyelerinde İçişleri Bakanı, diğer belediyelerde ise vali tarafından görevlendirme yapılmasını öngörmektedir. Görevlendirilecek kişinin belediye başkanı seçilme yeterliğine sahip olması şarttır. 5393 sayılı Kanun'un 47. maddesi ise, görevleriyle ilgili bir suç nedeniyle haklarında soruşturma veya kovuşturma açılan belediye organları veya bu organların üyelerinin, kesin hükme kadar İçişleri Bakanı tarafından görevden uzaklaştırılabileceğini belirtmektedir. Bu madde, görevden uzaklaştırma kararının iki ayda bir gözden geçirilmesini ve kamu yararı bulunmayan kararın kaldırılmasını da hükme bağlamaktadır.
15 Temmuz 2016 tarihinde yaşanan darbe girişimi sonrasında ilan edilen Olağanüstü Hal (OHAL) döneminde çıkarılan 674 sayılı KHK, belediyelere kayyım atanması sürecinde önemli bir dönüm noktası olmuştur. Bu KHK ile 5393 sayılı Belediye Kanunu'nun 45. ve 57. maddelerine eklemeler yapılmış ve kanuna geçici 9. madde eklenmiştir. Bu düzenlemelerle, terör veya terör örgütlerine yardım ve yataklık suçları sebebiyle görevden uzaklaştırılan veya tutuklanan belediye başkanları, başkan vekilleri ve meclis üyelerinin yerine, büyükşehir ve il belediyelerinde İçişleri Bakanı, diğer belediyelerde ise vali tarafından görevlendirme yapılması mümkün hale gelmiştir. Görevlendirilecek kişide sadece seçilme ehliyetine sahip olma şartı aranmaktadır. Bu değişiklik, merkezi yönetimin yerel yönetimler üzerindeki müdahale yetkisini önemli ölçüde genişletmiş ve belediye meclisinin yeni başkan seçme yetkisini sınırlandırmıştır.
Belediye Başkanının Görevden Alınma Şartları ve Süreci
5393 sayılı Belediye Kanunu'na göre bir belediye başkanının görevden alınması çeşitli nedenlere dayanabilir. Bu nedenler arasında ölüm ve istifa halleri kendiliğinden görevden alınma sonucunu doğurur. Seçilme yeterliliğinin kaybedilmesi, mazeretsiz ve kesintisiz olarak yirmi günden fazla görevden uzak kalma ve bu durumun mahallin mülki idare amiri tarafından tespit edilmesi, görevini sürdürmesine engel teşkil eden bir hastalık veya sakatlık durumunun yetkili sağlık kuruluşu raporuyla belgelenmesi ve belediye meclisinin feshine neden olan eylem ve işlemlere katılması durumlarında İçişleri Bakanlığı'nın başvurusu üzerine Danıştay kararıyla başkanlık sıfatı sona erer. Ayrıca, belediye meclisi üye tam sayısının en az üçte birinin imzasıyla belediye başkanı hakkında yetersizlik önergesi verilebilir ve Danıştay'ın bu yönde karar vermesi halinde de belediye başkanı görevden düşer. Bu nedenler, belediye başkanının hesap verebilirliğini ve yerel yönetimlerin düzenli işleyişini sağlamaya yönelik yasal mekanizmaları göstermektedir.
Terör suçları ve bu suçlara yardım ve yataklık etme iddiaları da belediye başkanlarının görevden alınmasında önemli bir gerekçe teşkil etmektedir. 5393 sayılı Kanun'un 47. maddesi, görevleriyle ilgili bir suç nedeniyle haklarında soruşturma veya kovuşturma açılan belediye başkanlarının İçişleri Bakanı tarafından geçici olarak görevden uzaklaştırılabileceğini belirtmektedir. Ancak, terör suçlarının "görevle ilgili suç" kapsamında değerlendirilmesi hususu hukuki tartışmalara yol açmıştır. 674 sayılı KHK ile yapılan düzenlemeler, bu tartışmaları daha da alevlendirmiş ve terörle ilişkili şüphe veya soruşturma olması halinde, görevden uzaklaştırma ve ardından kayyım atama sürecini kolaylaştırmıştır. Bu durum, seçilmiş belediye başkanlarının henüz kesinleşmiş bir yargı kararı olmadan görevden alınabilmesine olanak tanımış ve hukuki güvenlik ile yerel demokrasi ilkeleri açısından eleştirilere neden olmuştur.
Belediye başkanının görevden alınma süreci, ilgili gerekçeye ve yasal dayanağa göre farklılık göstermektedir. Seçilme yeterliliğinin kaybı gibi durumlarda, İçişleri Bakanlığı'nın başvurusu üzerine Danıştay karar vermektedir. Görevden uzaklaştırma kararları ise, 5393 sayılı Kanun'un 47. maddesi uyarınca doğrudan İçişleri Bakanı tarafından alınabilmektedir 4. Bu süreçlerde, ilgili belediye başkanının savunma hakkı ve yargısal yollara başvurma imkanı bulunmaktadır.
Belediye Başkanının Görevden Alınması Durumunda Kayyım Atanmasının Şartları
Belediye başkanının görevden alınması durumunda kayyım atanmasının şartları, 5393 sayılı Belediye Kanunu'nun 45. ve 46. maddelerinde düzenlenmektedir. Kanunun 45. maddesine göre, belediye başkanlığının herhangi bir nedenle boşalması halinde, vali tarafından belediye meclisinin on gün içinde toplanması sağlanır ve meclis kendi üyeleri arasından yeni bir başkan veya başkan vekili seçer. Ancak, 674 sayılı KHK ile yapılan değişikliklerle, özellikle terör veya terör örgütlerine yardım ve yataklık suçları sebebiyle görevden uzaklaştırılan veya tutuklanan belediye başkanlarının yerine kayyım atanması süreci farklılaşmıştır.
Kanunun 46. maddesi, belediye başkanlığının herhangi bir nedenle boşalması ve yeni belediye başkanı veya başkan vekili seçiminin yapılamaması durumunda, seçim yapılıncaya kadar büyükşehir ve il belediyelerinde İçişleri Bakanı, diğer belediyelerde ise vali tarafından görevlendirme yapılmasını öngörmektedir. Bu görevlendirme, özellikle terörle ilişkili görevden uzaklaştırma veya tutuklama durumlarında sıklıkla başvurulan bir yöntem haline gelmiştir. Atanan kayyımın, belediye başkanı seçilme yeterliliğine sahip olması gerekmektedir. Bu düzenleme, terörle bağlantılı suçlamalar söz konusu olduğunda, seçilmiş belediye meclisinin rolünü önemli ölçüde azaltarak, merkezi yönetimin doğrudan atama yapma yetkisini güçlendirmektedir.
Büyükşehir ve il belediyeleri ile diğer belediyeler arasında kayyım atama yetkisi açısından bir ayrım bulunmaktadır. 5393 sayılı Kanun'un 46. maddesi uyarınca, büyükşehir ve il belediyelerinde kayyım atama yetkisi İçişleri Bakanı'na aitken, diğer belediyelerde bu yetki valiye aittir. Bu ayrım, merkezi yönetimin büyük ölçekli yerel yönetimler üzerindeki kontrolünü daha doğrudan sağlama amacını yansıtmaktadır.
Tablo 1: Belediye Başkanının Görevden Alınma Nedenleri
Görevden Alma Nedeni | Yasal Dayanak | Karar Yetkili Makam |
Ölüm | 5393 sayılı Kanun Madde 44 | Kendiliğinden |
İstifa | 5393 sayılı Kanun Madde 44 | Belediye Başkanı |
Seçilme Yeterliliğinin Kaybı | 5393 sayılı Kanun Madde 44; Anayasa Madde 127 | İçişleri Bakanlığı Başvurusu Üzerine Danıştay |
Mazeretsiz ve Kesintisiz 20 Günden Fazla Görevden Kalma | 5393 sayılı Kanun Madde 44 | İçişleri Bakanlığı Başvurusu Üzerine Danıştay |
Görevi Sürdürmeye Engel Hastalık veya Sakatlık | 5393 sayılı Kanun Madde 44 | İçişleri Bakanlığı Başvurusu Üzerine Danıştay |
Belediye Meclisinin Feshine Neden Olan Eylemlere Katılma | 5393 sayılı Kanun Madde 44 | İçişleri Bakanlığı Başvurusu Üzerine Danıştay |
Yetersizlik Kararı | 5393 sayılı Kanun Madde 29 | Belediye Meclisi Teklifi ve Danıştay Onayı |
Terörle İlişkili Soruşturma veya Kovuşturma Nedeniyle Görevden Uzaklaştırma | 5393 sayılı Kanun Madde 47; 674 sayılı KHK; Anayasa Madde 127/4 | İçişleri Bakanı |
Tablo 2: Kayyım Atama Yetkisi ve Koşulları
Boşalmaya Neden Olan Durum | Atama Yetkili Makam | Belediye Türü | İlgili Yasal Düzenleme |
Terör Nedeniyle Görevden Uzaklaştırma/Tutuklama ve Yeni Başkan Seçilememesi | İçişleri Bakanı | Büyükşehir ve İl Belediyeleri | 5393 sayılı Kanun Madde 46 (674 sayılı KHK ile değişik) |
Terör Nedeniyle Görevden Uzaklaştırma/Tutuklama ve Yeni Başkan Seçilememesi | Vali | Diğer Belediyeler | 5393 sayılı Kanun Madde 46 (674 sayılı KHK ile değişik) |
Diğer Nedenlerle Boşalma ve Yeni Başkan Seçilememesi | İçişleri Bakanı | Büyükşehir ve İl Belediyeleri | 5393 sayılı Kanun Madde 46 |
Diğer Nedenlerle Boşalma ve Yeni Başkan Seçilememesi | Vali | Diğer Belediyeler | 5393 sayılı Kanun Madde 46 |
Kayyım Atanmasını Gerektiren Olağanüstü Durumlar ve Yasal Dayanakları
Kayyım atanmasını gerektiren olağanüstü durumların başında, terörle ilişkili şüpheler ve soruşturmalar gelmektedir 1. 674 sayılı KHK'nın yürürlüğe girmesinden sonra, terör örgütlerine destek sağladığı veya bu örgütlerle bağlantılı olduğu iddia edilen belediye başkanları ve meclis üyeleri hakkında başlatılan soruşturmalar veya kovuşturmalar, kayyım atanmasının temel gerekçesi haline gelmiştir. Bu iddialar arasında, belediye araçlarının terör örgütlerinin lojistik ihtiyaçlarında kullanılması, terör örgütü mensuplarının belediyelerde istihdam edilmesi, belediye bütçesinin terör örgütlerine aktarılması ve terör örgütü propagandası yapılması gibi çeşitli eylemler yer almaktadır. Bu durum, henüz kesinleşmiş bir yargı kararı olmasa dahi, seçilmiş yöneticilerin görevden alınmasına ve yerlerine merkezi yönetim tarafından atanan kayyımların getirilmesine olanak tanımaktadır. Bu uygulamanın yasal dayanağı, 5393 sayılı Belediye Kanunu'nun 46. maddesi ve bu maddeye 674 sayılı KHK ile eklenen hükümlerdir. Ancak, bu geniş kapsamlı uygulama, yerel demokrasi ve seçmen iradesi açısından eleştirilere yol açmaktadır.
Yolsuzluk ve kamu kaynaklarının kötüye kullanıldığına dair iddialar da belediyelere kayyım atanmasının bir diğer gerekçesi olabilir. Bir belediye başkanının yolsuzluk yapması, belediye bütçesini kötü yönetmesi veya kamu kaynaklarını kişisel menfaatleri için kullanması gibi durumlar, İçişleri Bakanlığı tarafından kayyım atanmasına neden olabilir. Ayrıca, belediye meclisinin çeşitli nedenlerle işlevsiz hale gelmesi veya hukuki ihlallerin ve kanunlara aykırılığın tespit edilmesi de kayyım atanmasını gerektirebilir.
Kayyımın Görev Süresi, Yetkileri ve Sorumlulukları
Kayyımın görev süresi, genellikle yeni bir belediye başkanı seçilene veya görevden uzaklaştırılan başkan görevine dönene kadar devam eder. Ancak, terörle ilgili durumlarda, bu süre görevden alınan başkanın görev süresinin sonuna kadar uzayabilmektedir. Bu durum, seçmenlerin iradesinin uzun bir süre boyunca temsil edilmemesi anlamına gelebilir.
Kayyım, atandığı belediyenin başkanı olarak tüm yetki ve sorumlulukları üstlenir 1. Özellikle terörle ilgili kayyım atamalarında, belediye meclisinin yetkileri önemli ölçüde kısıtlanır. Kayyım atanmış belediyelerde, belediye meclisi başkanın (kayyımın) çağrısı olmadıkça toplanamaz ve meclisin, encümenin ve komisyonların görev ve yetkileri, kayyım tarafından belirlenen encümen üyeleri (çoğunlukla atanmış memurlar) tarafından yürütülür. Ayrıca, bu belediyelerin bütçe ve muhasebe iş ve işlemleri valilik onayı ile defterdarlığa veya mal müdürlüğüne gördürülür. Kayyımın temel sorumlulukları arasında, belediye hizmetlerinin kesintisiz bir şekilde sunulmasını sağlamak, belediyenin mali kaynaklarını ve varlıklarını sorumlu bir şekilde yönetmek ve terörle ilgili iddialar söz konusu ise, belediye kaynaklarının terör örgütlerinin faaliyetlerinde kullanılmasını engellemek yer alır.
Belediye Meclisinin Feshedilmesi ve Kayyım Atanması Arasındaki Farklar ve Benzerlikler
Belediye meclisinin feshedilmesi ve belediyeye kayyım atanması, yerel yönetimler üzerinde merkezi yönetimin müdahale biçimleri olmakla birlikte, farklı hukuki süreçlere ve sonuçlara sahiptir. 5393 sayılı Belediye Kanunu'nun 30. maddesi, belediye meclisinin kendisine kanunla verilen görevleri süresi içinde yapmayı ihmal etmesi ve bu durumun belediyeye ait işleri sekteye veya gecikmeye uğratması ya da belediyeye verilen görevlerle ilgisi olmayan siyasi konularda karar alması halinde, İçişleri Bakanlığı'nın bildirimi üzerine Danıştay kararıyla feshedilebileceğini öngörmektedir. Bu durumda, belediye meclisinin yetkileri geçici olarak belediye encümeninin memur üyeleri tarafından yürütülür ve belirli bir süre içinde yeni meclis seçimleri yapılır.
Kayyım atanması ise, genellikle belediye başkanının görevden alınması veya belediye başkanlığı makamının boşalması ve yeni başkan seçilememesi durumunda söz konusu olur. Kayyım ataması durumunda, belediye meclisi feshedilmez, ancak özellikle terörle ilgili atamalarda meclisin işlevi önemli ölçüde kısıtlanır. Meclis, kayyımın çağrısı olmadan toplanamaz ve yetkileri büyük ölçüde kayyım tarafından atanan yürütme organına devredilir.
Her iki durumda da, yerel demokratik kontrol mekanizması zayıflar ve merkezi yönetimin etkisi artar. Meclisin feshedilmesi doğrudan seçilmişlerin görevine son verirken, kayyım atanması ise seçilmiş belediye başkanının yerine merkezi yönetim tarafından atanan bir yöneticinin geçmesini ve belediye meclisinin işlevsizleşmesini beraberinde getirir.
Konuyla İlgili Anayasa Mahkemesi ve Diğer Yüksek Mahkeme Kararları
Anayasa Mahkemesi'nin idari vesayet ve yerel yöneticilerin görevden uzaklaştırılmasına ilişkin kararları, kayyım ataması uygulamasının hukuki sınırlarını belirlemede önemli bir rol oynamaktadır. Anayasa'nın 127. maddesi çerçevesinde merkezi yönetimin mahalli idareler üzerindeki vesayet yetkisinin sınırları, Anayasa Mahkemesi'nin çeşitli kararlarında ele alınmıştır. Mahkeme, merkezi yönetimin vesayet yetkisinin, yerel yönetimlerin özerkliğini zedeleyecek şekilde geniş yorumlanmaması gerektiğine vurgu yapmıştır. Özellikle, görevden uzaklaştırılan kişilerin yerine merkezi yönetimin siyasi kimlikli organları tarafından atama yapılmasının, yerel yönetim ve yerinden yönetim ilkelerini zedelediği yönünde görüşler bulunmaktadır. Anayasa Mahkemesi'nin 1988 tarihli bir kararında, belediye başkanının göreviyle ilgili bir suç sebebiyle soruşturma veya kovuşturma açılması halinde İçişleri Bakanı tarafından geçici bir tedbir olarak görevden uzaklaştırılmasına ilişkin düzenleme Anayasa'ya uygun bulunmuştur. Ancak, 674 sayılı KHK ile getirilen ve terör suçlarını da kapsayan genişletilmiş görevden uzaklaştırma ve kayyım atama yetkisinin Anayasa'ya uygunluğu konusundaki tartışmalar devam etmektedir.
Danıştay da, belediye başkanlarının görevden alınması ve belediye meclislerinin feshedilmesi gibi konularda çeşitli kararlar vermiştir. Örneğin, seçilme yeterliliğini kaybeden bir belediye başkanının görevden alınması veya belediye meclisinin görevlerini aksatması durumunda feshedilmesi Danıştay'ın kararıyla gerçekleşmektedir.
Ayrıca, kayyım atama işlemlerine karşı açılan iptal davaları da Danıştay'ın gündemine gelmektedir.
Kayyım Ataması Sürecinde İdari ve Yargısal Denetim Mekanizmaları
Kayyım ataması sürecinde idari ve yargısal denetim mekanizmaları bulunmaktadır. İdari denetim, öncelikle İçişleri Bakanlığı ve valilikler aracılığıyla yürütülmektedir. İçişleri Bakanlığı, özellikle büyükşehir ve il belediyelerine kayyım atanması sürecinde merkezi bir rol oynamakta ve atanan kayyımların faaliyetlerini denetlemektedir. Valilikler ise, diğer belediyelere kayyım atama yetkisine sahip olup, bu belediyelerdeki kayyımların çalışmalarını denetlemektedir. Ancak, aynı kurumların hem görevden almayı başlatması hem de kayyım ataması ve denetlemesi, bağımsızlık ve tarafsızlık açısından soru işaretleri yaratmaktadır.
Yargısal denetim ise, kayyım atama işlemlerine karşı idare mahkemelerinde iptal davası açılması yoluyla sağlanabilir. Bu davalarda, kayyım atamasının hukuka uygun olup olmadığı, Anayasa'ya aykırılık teşkil edip etmediği gibi hususlar incelenir. Ancak, yargısal sürecin uzunluğu ve bu tür davaların siyasi hassasiyeti, yargısal denetimin etkinliğini sınırlayabilmektedir. Özellikle terörle ilgili kayyım atamalarında, yargısal süreç devam ederken kayyımın görevde kalması ve belediye meclisinin işlevsizleşmesi, yerel demokrasinin işleyişi açısından sorunlar doğurmaktadır.
Sonuç
Türk hukukuna göre belediyelere kayyım atanması, Anayasa ve ilgili kanunlarda belirli şartlar ve koşullar çerçevesinde mümkün kılınmıştır. Özellikle 674 sayılı KHK ile yapılan düzenlemeler, terörle mücadele gerekçesiyle seçilmiş belediye başkanlarının görevden alınması ve yerlerine merkezi yönetim tarafından kayyım atanması uygulamasını yaygınlaştırmıştır. Bu uygulama, merkezi yönetimin yerel yönetimler üzerindeki idari vesayet yetkisinin bir sonucu olarak görülmekle birlikte, yerel demokrasi, seçmen iradesi ve hukuki güvenlik ilkeleri açısından önemli tartışmaları da beraberinde getirmektedir. Anayasa Mahkemesi ve diğer yüksek mahkemelerin bu konudaki içtihatları, uygulamanın hukuki sınırlarını belirlemede kritik bir rol oynamaktadır. Kayyım ataması sürecindeki idari ve yargısal denetim mekanizmaları mevcut olmakla birlikte, bu mekanizmaların etkinliği ve bağımsızlığı konusundaki endişeler devam etmektedir. Gelecekte, hem milli güvenlik kaygılarını hem de yerel yönetimlerin özerkliğini ve demokratik temsilini koruyacak dengeli ve açık bir yasal çerçevenin oluşturulması önem arz etmektedir.
Alıntılanan çalışmalar
1. Belediyelere Kayyum Atanması: Hukuki Süreç, Sebepler ve Etkileri - Gürses Hukuk Bürosu, erişim tarihi Mart 24, 2025, https://www.gurses.av.tr/belediyelere-kayyum-atanmasi-hukuki-surec-sebepler-ve-etkileri/
2. www.icisleri.gov.tr, erişim tarihi Mart 24, 2025, https://www.icisleri.gov.tr/kurumlar/icisleri.gov.tr/IcSite/illeridaresi/Secim_Mevzuati/41-1982-Turkiye-Cumhuriyeti-Anayasanin-Ilgili-Maddeleri.pdf
3. 5272-SAYILI-BELEDIYE-KANUNU.pdf - T.C. İçişleri Bakanlığı, erişim tarihi Mart 24, 2025, https://www.icisleri.gov.tr/kurumlar/icisleri.gov.tr/IcSite/mulkiyeteftis//inc_arst_rapor/5272-SAYILI-BELEDIYE-KANUNU.pdf
4. Belediye Başkanının Terör İddiası Nedeniyle Görevden Uzaklaştırılması, erişim tarihi Mart 24, 2025, https://sen.av.tr/tr/makale/belediye-baskaninin-teror-iddias%C4%B1-nedeniyle-gorevden-uzaklastirilmasi
5. idari vesayet, belediye başkanlarının görevden uzaklaştırılması ve “kayyum” görevlendirmesi: teori ve uygulama - TÜRK İDARE DERGİSİ, erişim tarihi Mart 24, 2025, http://www.tid.gov.tr/kurumlar/tid.gov.tr/tum-sayilar(2)/2001-2025/2021/Haziran/3-IDARI-VESAYET-BELEDIYE-BASKANLARININ-GOREVDEN-UZAKLASTIRILMASI-VE-%E2%80%9CKAYYUM%E2%80%9D-GOREVLENDIRMESI-TEORI-VE-UYGULAMA.pdf
6. Mahallî İdarelere Kayyım Atanması Meselesinin Hukuki Boyutları - M. EMİN ZARARSIZ, erişim tarihi Mart 24, 2025, https://www.perspektif.online/mahalli-idarelere-kayyim-atanmasi-meselesinin-hukuki-boyutlari-1/
7. 5393 Sayılı Belediye Kanunu - T.C. İçişleri Bakanlığı, erişim tarihi Mart 24, 2025, https://www.icisleri.gov.tr/kurumlar/icisleri.gov.tr/IcSite/strateji/MEVZUAT/Kanunlar/5393.docx
8. 5393 Belediye Kanunu - Türkiye Kent Konseyleri Birliği, erişim tarihi Mart 24, 2025, https://www.kentkonseyleribirligi.org.tr/sayfa/5393-belediye-kanunu.html
9. Görevden uzaklaştırılan Belediye Başkanına yapılacak ödemeler hk. T.C. ÇEVRE VE ŞEHİRCİLİK BAKANLIĞI Yerel, erişim tarihi Mart 24, 2025, https://webdosya.csb.gov.tr/db/yerelyonetimler/icerikler/gorevden-uzaklastirilan-beled-ye-baskanina-yapilacak-odemeler-hk.-20210828111515.pdf
10. 5393 SAYILI BELEDĐYE KANUNUNDA BELEDĐYE MECLĐSĐNĐN ÇALIŞMA GÖREV VE YETKĐLERĐ Belediye Meclisi Madde 17, erişim tarihi Mart 24, 2025, https://www.eyyubiye.bel.tr/files/3/5a16b9f852284.pdf
11. Belediyelere Kayyum Atanması Uygulaması Üzerine Bir Değerlendirme / O. ERDOĞAN - TÜRK İDARE DERGİSİ, erişim tarihi Mart 24, 2025, http://www.tid.gov.tr/kurumlar/tid.gov.tr/tum-sayilar(2)/2001-2025/2019/Haziran/7_Belediyelere-Kayyum-Atanmasi.pdf
12. Seçilenler vs Atananlar: Türkiye'de Kayyum Belediyeciliği - Doğruluk Payı, erişim tarihi Mart 24, 2025, https://www.dogrulukpayi.com/zaman-tuneli/secilenler-vs-atananlar-turkiye-de-kayyum-belediyeciligi
13. Yerel Seçimlerde Demokrasi ve Anayasa Yönelik Tehditler - Cumhuriyet Halk Partisi, erişim tarihi Mart 24, 2025, https://chp.org.tr/yayin/ktidarin-kayyum-mudahalesi/Open
14. Türkiye'nin kayyum geçmişi: 1980 darbesi sonrası geçiciydi, 2016 darbe girişiminin ardından kalıcı oldu - VOA Türkçe, erişim tarihi Mart 24, 2025, https://www.voaturkce.com/a/turkiye-kayyum-gecmisi-1980-darbesi-sonrasi-geciciydi-2016-darbe-girisiminin-ardindan-kalici-oldu/7860136.html
15. Kayyım atamasına olanak tanıyan yasa maddeleri - DEM Parti, erişim tarihi Mart 24, 2025, https://www.demparti.org.tr/tr/kayyim-atamasina-olanak-taniyan-yasa-maddeleri/20477
16. Belediyelere Kayyum Meclis'teki Uzlaşmayla Geri Çekildi! - Genel İş, erişim tarihi Mart 24, 2025, https://www.genel-is.org.tr/belediyelere-kayyum-meclisteki-uzlasmayla-geri-cekildi,2,12608
17. Belediyelere Kayyum Ataması Nasıl Olacak? - Mevzuat Takip Sistemi, erişim tarihi Mart 24, 2025, https://mevzuattakip.com.tr/haber/belediyelere-kayyum-atamasi-nasil-olacak/export/print
18. Kayyım atamasına olanak tanıyan yasa maddeleri | DEM Parti, erişim tarihi Mart 24, 2025, https://www.demparti.org.tr/tr/kayyim-atamasina-olanak-taniyan-yasa-maddeleri/20477/
19. belediyelerdeki kayyum sistemi ve mevcut durum raporu - T.C. İçişleri Bakanlığı, erişim tarihi Mart 24, 2025, https://www.icisleri.gov.tr/kurumlar/icisleri.gov.tr/IcSite/illeridaresi/Yayinlar/KayyumRaporu/kayyum_nihai_rapor.pdf
20. tbb encümeninden kayyım atanması hakkında basın açıklaması - Türkiye Belediyeler Birliği, erişim tarihi Mart 24, 2025, https://tbb.gov.tr/Tr/Haberler_tbb-encumennden-kayyim-atanmasi-hakkinda-basin-aciklamasi_51181
21. TÜRKİYE'DE KAYYIM REJİMİ, erişim tarihi Mart 24, 2025, https://www.hdp.org.tr/Images/UserFiles/Documents/Editor/31%20Mart_Kayy%C4%B1m_Raporu.pdf
22. 1 yıllık Kayyım Raporumuzu açıkladık | Halkların Demokratik Partisi, erişim tarihi Mart 24, 2025, https://www.hdp.org.tr/tr/1-yillik-kayyim-raporumuzu-acikladik/14545
23. KAYYIM RAPORU (AĞUSTOS 2019 – AĞUSTOS 2020) - Halkların Demokratik Partisi, erişim tarihi Mart 24, 2025, https://www.hdp.org.tr/Images/UserFiles/Documents/Editor/2020/1-yillik-kayyim-raporu-2020.pdf
24. Kayyım Uygulaması Anayasa'da Yer Alan Merkezî İdarenin Vesayet Yetkisinin Dışında Hukuka Aykırı Bir Müdahaledir - Türkiye Barolar Birliği, erişim tarihi Mart 24, 2025, https://www.barobirlik.org.tr/Haberler/kayyim-uygulamasi-anayasa-da-yer-alan-merkez-idarenin-vesayet-yetkisinin-disinda-hukuka-aykiri-bir--85131
25.
Yorumlar